Denizli’nin Acıpayam ilçesi Olukbaşı Köyü’nde gerçekleştirilen bu yağmur duası, ilçenin dört farklı dağında yapılıyor. Gökyüzüne yakın olmak için burada yapılmaya başlandığı düşünülen bu etkinliği Doçent Doktor Devrim Alkaya, bölgeyi ziyaret ederek anlattı.
“Köylü Kadınlar Darı Ekmeği Yapıyordu”
Türklerle, özellikle Oğuz Türkleri ile dağlar arasında görünmeyen bir bağ olduğunu söyleyen Doçent Doktor Devrim Alkaya, “Bahar aylarında dağlar Türkleri kendisine çekiyor. Bu günlerde neredeyse her köyümüzde yağmur duası var. Ben buradan çok etkilendim. Köylülerin hepsi dua için bölgeye gelmişti. Her aile bir ağacın dibine yerleşmiş. Gelirken tüm köylüler ekmek pişirme sacını getirmiş ve köylü kadınlar darı ekmeği yani mısır unundan yapılan ekmeği yapıyordu. Bu ekmekleri sıcak sıcak tereyağıyla yerken, kurbanlarda kesildi. Etli nohut, aşure, ayran ve pirinç pilavı yapıldı. Bu yemeklerin seçilmesi ise tesadüf değildi. Aşure eski geleneklere hatta Nuh Peygamber’e dayanır. Etli nohut yapılma sebebi ise kurbanlar kesilerek paylaşımcı bir yemeğe dönüştürülmesiydi” dedi.
“Biz Türklerin Getirdiği Geleneklerdir”
Burada dört köyün aynı anda, özellikle dağların zirvesinde bu etkinliği yapmasının tesadüf olamayacağını öngören Alkaya, “Orta Asya’dan getirdiğimiz geleneklere devam edildiğini düşünüyorum. Bu bölgenin her noktasında her dağda bir eren var. Bu erenler için kurbanlar kesilip erenler için dua ediliyor. Bunlar biz Türkler’in getirdiği geleneklerdir” ifadelerini kullandı.
