55 yıl boyunca terzilik mesleğini sürdüren Hamdi Güner, müşterilerinden 30 yılı aşkın süredir hatıra olarak aldığı eşyaları dükkanında sergiliyor. Dükkanı, yüzlerce hatıra eşyasıyla dolu ve bir müzeyi anımsatıyor. İlk defa ziyaret eden müşteriler, renkli ve dolu dolu olan dükkanda yanlışlıkla geldiklerini düşünebiliyorlar.
Bursa'da yaşayan terzi Hamdi Güner, 55 yıllık meslek hayatında birçok ünlü isme kıyafet dikerken, müşterilerine verdiği değerle dükkanını bir müzeye dönüştürdü. 90'lı yıllarda müşterilerinden hatıra olarak aldığı eşyaları sergilemeye başlayan Güner, dükkanının girişine altın yaldızlı bir Şeref Defteri koyarak müşterilerinden kendisi hakkında yazı yazmalarını ve hatıra eşya bırakmalarını istedi. Müşterilerin başlangıçta kalemlerini hediye etmesiyle başlayan uygulama, daha sonra anahtarlık, kravat, şapka, çiçek gibi birçok eşyanın sergilenmesiyle devam etti. Hamdi Güner, işine ve müşterilerine eşit değer vererek 55 yıldır terzi dükkanını işi gibi sevmiş ve ona özel bir anlam yüklemiş. Sergilediği hatıra eşyalarıyla dükkanı, müşterileriyle birlikte geçmişe bir yolculuğa çıkarırken, ilk defa ziyaret edenler şaşkınlıklarını gizleyemiyorlar. Güner, çocukluğunda terzi dükkanlarının önünden geçerken duyduğu heyecanı içinde yaşamış ve bu duyguyla 55 yıldır mesleğini sürdürmüş.
Hamdi Güner 30 Yıldır Müşterilerinden Aldığı Anıları Saklıyor
Zaman zaman müşterileri ile bekleme salonunda geçmişe yolculuk yaptıklarını söyleyen Güner, “Müşteri velinimetimizdir diye esnaf camiasında söylenen bir söz var. Ben de bu sözün üzerine müşterimi nasıl daha mutlu, memnun ederim anlamında bir şeyler yapmam gerektiğini düşündüm. Yıllar öncesinde planladığım bu düşüncemi 90’lı yıllarda hayata geçirdik. İstedik ki Şeref Defteri yapalım, müşterilerim gelip buraya benim hakkımdaki düşüncelerini yazsınlar. Hem bir belgeleme adına hem de yıllar sonra gelip okuduğumuzda geçmişe gidelim. Şeref Defterine yazı yazanlardan bir hatıra eşyasını istedik. İlk başlarda herkes kalemini bıraktı. Daha sonra kravat, anahtarlık derken son haline bu şekilde geldi. Buradaki hatıra eşyaları kendileri de gördükleri zaman çok güzel muhabbetlerin oluşmasına sebep oluyor ve bizim kalitemiz de ortaya çıkmış oluyor. Burada bizi tebessüm ettiren ve hüzünlendiren eşyalar da var. Bazı eşyalar hüzünlendiriyor çünkü sahipleri vefat etmiş oluyor. Ama hatıralar, anılar iz bırakmış oluyor” dedi.
