İtalya’nın başkenti Roma’daki Pellicone Spor Salonu’nda düzenlenen Avrupa Güreş Şampiyonası’nın yedinci ve son günü olan 16 Şubat 2020 Pazar günü Erkekler serbest stil 92 kilo finalinde milli güreşçimiz Süleyman Karadeniz, İsviçreli Samuel Scherrer ile karşılaştı.
Çivrilli olan milli güreşçi Süleyman Karadeniz İsviçreli rakibini 3-0 mağlup ederek altın madalyanın sahibi oldu.
Işıklı Mahallesinde bulunan baba ocağında yaşanan sevincin yanı sıra gündelik yaşam mücadelesi de devam ediyor. Oğlunun minderdeki mücadelesini ve başarısını akşam televizyondan canlı izleyerek gururlanan baba Mustafa Karadeniz sabah yaşam mücadelesi için işe koştu. Sabah saatlerinden itibaren eve gelen televizyon ve gazetelere anne, dede ve babaanne demeç verirken baba Mustafa Karadeniz ise ekmek parası için ağaç budamaya gitti.
“SÜLEYMAN’I İLK ÖĞRETMENİ KEŞFETTİ”
Avrupa şampiyonu Süleyman Karadeniz’in annesi Döndü Karadeniz; “Benim oğlumu ilkokul öğretmeni Ali Ayvaz keşfetti, onun desteği ile güreşçi oldu. Okulda ‘hadi güreş, hadi güreş Süleyman’ diyerek geliştirdi. Sonra ilk Afyon’a götürdü. 12 yaşındaydı daha çok küçüktü. Allah o öğretmenden razı olsun. Onun sayesinde şimdi bunları gördük. Denizli’ye gideceğim anne dedi. Çivril’den otobüse bindirdik, gönderdik. Arkasından çok ağladık o hiç başını kaldırıp bakamadı bile yavrum. Ne kadar gitme oğlum desem de anne ben gideceğim dedi. Arkasından çok ağladım çok. Daha oğlumun hasretine doyamadan il il gezdi. Çok efendidir Süleyman, abdestinde, namazındadır hiç vaktini kaçırmaz. Saat gece birde de gelse namazını kılmadan yatmaz. Dedikodu yapmaz, büyüğünü, küçüğünü sayar sever. Kimseyi kırmaz, incitmez.” Dedi.
“KAZANDIĞI PARA İLE BİR DÖNÜM CEVİZ TARLASI ALDI”
Süleyman’ın kazandığı para ile tarla aldığını ifade eden Anne Döndü Karadeniz; “Afyon’a, Tokat’a, Ankara’ya, Almanya’ya gitti. Almanya’da biraz para kazandı. Buradan bir dönüm ceviz tarlası aldı yavrum. Akşam televizyonda izlerken ne yapacağımız bilemedim. Kazanınca bir taraftan güldüm, bir taraftan ağladım. Ankara, Tokat, Denizli’de ki hocaları aradı, çok arayan oldu. Çok duygulandım, çok gururlandım.” Dedi.
“BABASI ŞİMDİ AĞAÇ BUDAMADA “
Kazandığı madalyaları evde koyacak yer bulamadığını söyleyen Anne Döndü Karadeniz; “Her gittiği yerden bir başarı madalyası getirirdi. Onlarca madalyası var. Artık poşetlere koyup dolap içinde tutuyoruz. Boynuna taktığı cevşeni burada unutmuş. Allah nazarlardan korusun diye de bu cevşeni sürekli takar. Babası da keşke burada olsaydı da onunla da konuşsaydınız. O şimdi ağaç budamaya gitti. İşler devam ediyor.” dedi.
DEDE; “BEN DE ÇOCUKKEN ÇOK GÜREŞİRDİM.”
Eş, dost ve akrabalarından sürekli tebrik telefonları geldiğini ifade eden Dede Ali Karadeniz; “Küçükken ben de çok güçlüydüm, güreşi çok severdim. Çocuklarla sürekli güreşirdik. Benden büyük olan insanları yıkardım. Ama o zamanlar böyle imkânlar yoktu. Torunuma geçti bu içimdeki heves. Akşamdan beri ne yapacağımı bilemedim Maçı izlerken oturamadım yerime, hep ayakta izledim. Sonra kazanınca bayrağımızı omuzlarına alıp, İstiklal marşını okuyunca çok gururlandım. İnşallah sonuna kadar götürür. ”şeklinde konuştu.
Babaanne Dudu Karadeniz; “Öyle bir sevindik, ne yapacağımı bilemedim. Şaştım, düştüm sevindim. Sonra da oturdum ağladım. Allah güç kuvvet versin diye boyuna dua okudum.” Dedi.
