Erzincan'ın İliç ilçesinde Anagold Madencilik şirketine ait altın madeninde meydana gelen heyelan faciasının üzerinden 3 gün geçmesine rağmen toprak altında kalan 9 işçiye henüz ulaşılamadı. Başlatılan soruşturma kapsamında 8 kişi ise gözaltına alındı. Madenden siyanür sızması riskine karşı önlemler alınıyor. Anagold Madencilik şirketine ait altın madeni ile ilgili ise geçmişte 3 kez durdurulduğu ve savcılığa da suç duyurusunda bulunulduğu edinilen bilgiler arasında. Gerçekleşen maden faciasıyla ilgili değerlendirmeyi ise Denizli’den A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Deniz İpek yaptı. Deniz İpek İSİG (İş Sağlığı) önlemlerine de dikkat çekti.
“Daha Fazla İşçi Hayatını Kaybetmiş Olabilir”
A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Deniz İpek, “Faaliyete girdiği 2008 yılından itibaren birbiri ardına ortaya çıkan çevresel felaketlerle sıklıkla gündeme gelen, Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret AŞ tarafından işletilen Çöpler Kompleks Maden İşletmesinde gerçekleştirilen sömürge madenciliği ile yalnızca doğa ve kaynaklar değil, işçilerin canını da katletti. 2022 yılında siyanürlü solüsyon taşıyan borularda yırtılma neticesinde siyanürlü solüsyon sızdırmazlık alanı dışına taşarak çevresel tahribata neden olmuştu. Henüz teyit edilememiş bilgilere göre liç sahasında ayrıştırma yapılan cevher bilime uygun bir imalat yapılmadığı için aktı. Cevherin aktığı alanda iş makineleri çalışıyordu ve heyelan altında kalan, işçilerin iş makineleriyle çalıştığı alanın yaklaşık bin-iki bin futbol sahası büyüklüğünde burada şimdiye kadar açıklanan 9 işçiden çok daha fazla işçi hayatını kaybetmiş olabilir” şeklinde konuştu.
“İşçilerin Emeği Kadar Canları Da Değersizleşti”
İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili önlemlerin göz ardı edilmesinin madencilik sektöründe yayın olduğunu söyleyen Deniz İpek, “Taşeron üretim ve güvencesiz çalışmanın sermaye açısından temel birikim olarak ele alındığı, kayıt dışı ekonominin yaygın olarak üretim sürecinde varlığını sürdürdüğü koşullarda mevcut iş sağlığı ve güvenliği yasanın uygulama, denetim ve yaptırım süreçlerinin etkisi kâğıt üzerinde kalmaya mahkumdur. Daha fazla üretimin getirdiği üretim zorlaması ve verimlilik politikası sonucunda İSİG önlemlerinin göz ardı edilmesi madencilik sektörünün temel düsturu olmuş haldedir. İşçilerin emeği kadar canları da değersizleşti” dedi.
