Büyük Menderes İnisiyatifi ve Ziraat Mühendisleri Odası Denizli Şubesi, Sarayköy Belediye Kültür Merkezi’nde Jeotermal akışkanlar masun değildir diyerek jeotermal nedir? Tarıma ve halk sağlığına etkileri, hukuksal mücadele yöntemleri konulu söyleşi düzenledi.  

Dr. Metin Aydın, Buharkent Ziraat Odası Başkanı Nail Özdamar, Av. Yağmur Yalçın ve Ziraat Mühendisleri Odası Denizli Şube Başkanı Baha Yanarca söyleşi de jeotermali konuştu. Programa Sarayköylü vatandaşlar ve siyasi parti temsilcileri katılım gösterdi. 

Buharkent Ziraat Odası Başkanı Nail Özdamar, Buharkent çevresi ve Aydın’da jeotermalin tarıma verdiği zararları anlattı. Nail Özdamar, “Buharkent’teki jeotermalin etkilerini anlatarak jeotermal enerjiler masum değildir tarım ve çevreye olumsuz etkileri vardır” dedi. Jeotermalin büyük Menderes Nehrine verdiği zararın fotoğraflar eşliğinde anlatıldığı söyleşide Nail Özdamar, bor konusuna da değindi. Bor kullanımının tarım ürünleri için bıçak sırtı olduğunu, fazlasının da azının da zararlı olduğunu söyledi ve jeotermallerde kamu denetiminin yetersiz olduğuna dikkat çekti.  

“ İnsan Sağlığına ve Tarıma Verilen Zarara Değer Mi?” 

Jeotermalin temiz enerji olmadığının altını çizen Dr. Metin Aydın, en iyi işletmenin bile yüzde 80 civarı enjekte yapabildiğini aktardı. Jeotermal santrallerin enerji ihtiyacından çok sermayenin yağma ihtiyacından ileri geldiğini vurgulayan Aydın, “Türkiye’de kurulu enerji gücü yaklaşık 105 bin MW, jeotermalin şu anki üretimi bin 600 MW civarında. Yani yüzde 1 buçukluk elektrik katkısı için bu yaşanan felakete, insan sağlığına ve tarıma verilen zarara değer mi? Sorulması gereken soru bu” diye konuştu. 

“Sarayköy’ün Yüzde 73’ü Jeotermal Şirketlerinin Eline Geçmiş” 

Aydın ili topraklarının yaklaşık yüzde 59’unun jeotermal sahası haline geldiğini belirten Dr. Aydın, “Bir de bunun işletme tarafı var. Yüzde 19’u işletmecilerin elinde. Bu Germencik’te yüzde 60. Sarayköy’de ne kadar? Yüzde 73! Sarayköy’ün yüzde 73’ü jeotermal şirketlerinin eline geçmiş durumda. Bu nedir? Mülksüzleştirme! Aydın’da 32, Denizli’de 10 jeotermal santral aktif şekilde çalışmaktadır. Bine yakın jeotermal kuyu bunlara hizmet etmekte. Bine yakın kuyunun kirliliği Büyük Menderes Nehrine akmaktadır” ifadeleri kullandı. 

“Kalp Damar ve Akciğer Hastalıkları ile Pozitif İlişki Gözlemlendi” 

Bölgede 30’a yakın antik kent olduğunu söyleyen Aydın, Büyük Menderes Nehri ve bölgedeki verimli tarım arazilerinin bunda etkisi olduğuna dikkat çekerken jeotermaller eliyle bölgenin yaşadığı tehlikenin altını çizdi. Dr. Aydın ayrıca bölgedeki talan ve yağmaya ilişkin, “Aydın’daki üretilen jeotermal elektrik tüm Avrupa’daki üretilen elektriğin yüzde 24’ü! Aydın, toprak bütünlüğü bakımından Avrupa’nın 10 binde7’sine tekabül ederken Avrupa’daki jeotermal elektriğin 4’te 1’i Aydın’da üretiliyor” dedi. Aydın ve çevresinde kalp damar, akciğer hastalıklarındaki artışa dikkat çeken Dr. Aydın, kansere yakalanma yaşının genç yaşlara kadar indiğini ve bunun çeşitli araştırmalarla da ortaya konduğunu ifade etti. Aydın son olarak sermayenin jeotermal ısrarında kısa sürede yüksek kar hırsının yattığını dile getirdi. 

KAYMAKAM AKBULUT KURUMLARI DENETLEDİ KAYMAKAM AKBULUT KURUMLARI DENETLEDİ

Bilirkişi Raporu Bekleniyor 

Programa konuşmacı olarak katılan Avukat Yağmur Yalçın da Sarayköy’de patlayan jeotermal kuyuya ilişkin hukuki bilgilendirmelerde bulundu. Kuyu sahibi olarak Halil Pekdemir ve saha sorumlusu olarak oğlu Ercan Pekdemir’in kuyu kapatıldıktan sonra ancak ifadeye çağırıldığını belirten Avukat Yalçın, “İfadelerinde bunun bir ‘doğal afet’ olduğunu ve tüm önlemleri aldıklarını iddia ediyorlar. Dosya şu an bilirkişide. Bilirkişi inceleyip rapor hazırlayacak. Ayrıca Pekdemir ilk günlerde Çevre ve Şehircilik ’ten ekibin ölçüm yaptığını söylemişti. Ancak biz kuyu kapatılmadan önceki gün gittiğimizde Çevre ve Şehircilik ’ten aldığımız bilgiye göre ölçüm cihazı Hatay’dan gelecek dediler. Yani daha son gün ancak ölçüm cihazı gelecekti” şeklinde konuştu.  

“Geri Dönülemez Çevresel Sorunlara Yol Açmakta” 

Ziraat Mühendisleri Odası Denizli Şube Başkanı Baha Yanarca ise jeotermalin tarım arazilerine ne tür zararlar verdiğini anlattı. Oda Başkanı Baha Yanarca enerji kaynaklarının türlerini anlatarak “Jeolojik açıdan çevresel etkilerinin incelenmesine baktığımız zaman jeotermal alanın araştırılması, geliştirilmesi, uygulanması ve reenjeksiyon aşamaları jeolojik faaliyetlerin içerisinde değerlendiriliyor. Burada yasal yetersizlikler, mevzuattaki eksiklikler, araştırma ve geliştirme aşamasında yapılan usulsüzlük ve yanlışlıklar ön plana çıkıyor. Bu hem jeotermal kaynağın tükenmesine hem de geri dönülemez çevresel sorunlara yol açmakta” şeklinde konuştu.  

Programda "Sanma Ki̇ O Yağmur Bulutu" Menderes'te Jeotermal konulu Aydın vatandaşlarının konuştuğu video izletildi.  

Sanma Ki

Muhabir: Aslıhan Kılıçelli