Goruk suyuyla yaptıkları Göceli Topalak aşını hem yaptılar hem yediler.
Hava ısısının düşmesiyle besleyici ve iç ısıtan yemekler sofralarda yerini almaya başladı. Çivril’in Özdemirci mahallesinde bir araya gelen kadınlar da kış aylarının vazgeçilmezi Göceli Topalak aşı yapmak için bir araya geldi.
Halk Eğitim Merkezi Dikiş Nakış kursiyerleri geleneksel topalak aşını yaparak geleneği devam ettiriyor. Kış aylarında evlerinde yapılan Göceli Topalak aşını kursa katılan genç kursiyerlere de öğreten kadınlar “bu aşı yiyen ertesi güne kadar ne üşür ne acıkır” dedi.
Göce, bulgur, un ve goruk suyuyla yapılan Göceli Topalak aşının şifa deposu ve besleyici olduğunu belirten Hatice Akdağoğlu (70) “kış geldimi bu aş sobanın üstünde kaynar. Bulgur ve göceyi nane, karabiber, pulbiber, kekik, un ve salça ile güzelce yoğurup küçük küçük toplar yaparız. Bir gün bekleyen toplar ertesi gün salçayla kaynar. İçine goruk suyu da ekleyerek yarım saat kadar pişer. İçindeki baharatlarla şifa verir, bulgur ve buğday ile de doyurucu bir yemektir” dedi. Göceli Topalak aşının sofraların vazgeçilmezi olduğunun altını çizen Akdağoğlu “şimdilerde haftada bir gün yapılsa da önceden özel günlerin başyemeği olarak yapılırdı. Kışın mutlaka yapılır her evde kaynardı. Yapması zahmetli olduğu için olsa gerek şimdi gençler çok uğraşmak istemiyor” dedi.
İçine konulan baharat ve malzemeler ile eşsiz bir tada sahip yemeğin birçok bölgede yapıldığını belirten Hatice Akdağoğlu, “yörük köylerinde bilmeyen yoktur. Göçeli topalak aşını genelde de yerken limon suyuyla yenir ama biz yaparken goruk suyuyla yaptığımız için diğer yörelerden farklı olur. Limona gerek kalmaz. Kendi mayhoş bir tadı olur ayrıca goruk suyu da vücuda direnç verir” dedi.
Biçki dikiş kursuna gelen gençlere geleneksel yemeği öğretmek için bir araya gelen ve yemeği tüm aşamaları ile anlatan kadınlar hazırladıkları Goruk sulu Göceli Topalak aşını hep birlikte yediler.