İYİ Parti Grubu Meclis Kürsüsüne gelen Yasin Öztürk, “ Tüketimde kural nedir? Aldığınız ürün veya hizmet neyse onun bedelini ödersiniz. Siz marketten bir ürün alırken, size kasadaki diğer müşterinin aldığı ürünün parasını ödetebilirler mi? Ya da mağazada bir ürünü çalan bir kişinin çaldığı ürünün bedelini sizden tahsil edebilirler mi? Size yansıtabilirler mi? Mümkün değil. Ama konu elektrik hizmeti alma bedeliyse bu mümkün. Çünkü AK Partisi başarısız bir özelleştirme sonucu bunu mümkün kıldı.

TEDAŞ’ın parça parça özelleştirilmesi sonucu, dağıtım şirketleri “zarar ediyoruz” diye dayatınca, iktidar tercihini vatandaştan değil, dağıtım şirketlerinden yana kullandı. TEDAŞ özelleştirilirken hedef, kayıp- kaçak oranlarının azaltılması, tüketicinin korunmasıydı. “Elektrik faturasında daha az para ödeyeceksiniz” denilerek, özelleştirmeye kılıf bulundu. Ama faturalara indirim değil, bindirim geldi. Elektrik faturasına yansıyan kayıp-kaçak oranı yeni bir sorun değil. Enerji harici bedeller arasında kayıp kaçak bedeli faturayı en çok yükselten miktar olarak sıkıntı yaratmaktaydı; bu bir gerçek. Ancak iktidar özelleştirme yaparken dağıtım firmalarına bu durumu da iletmiş ve “bölgenizdeki kaçağı önlemek, tahsil etmek ve ceza vermek de sizin göreviniz” demişti” ifadelerini kullandı.

“Faturasını düzenli ödeyen gariban vatandaşın sırtına yükleniyor”

İktidar her özelleştirmedeki başarısızlığına dikkat çeken Öztürk, “Eğer bir dağıtım bölgesinde kayıp-kaçak oranı fazlaysa, bunun bedeli ülke geneline yayılmayacak, dağıtım şirketi kendi bölgesinde bu soruna çözüm arayacaktı. Yani, bölgesel tarifeye geçilecekti. Ancak iktidar her özelleştirmedeki başarısızlık gibi, TEDAŞ özelleştirmesindeki başarısızlığının faturasını da dağıtım şirketleri kanalıyla vatandaşa yüklemeye devam ediyor; kayıp-kaçak, yani başkasının kaçak olarak kullandığı elektriğin bedeli, faturasını düzenli ödeyen gariban vatandaşın sırtına yükleniyor” dedi.

“Havada bulut, sen elektrik faturasında indirimi unut”

Dicle Bölgesinde tahsil edilemeyen 3.6 milyar lirak bedelin herkesten tahsil edildiğini söyleyen Öztürk, “Dicle Elektrik A.Ş. 6 ilde yaklaşık olarak 22 milyar kilowattsaat elektrik dağıtmıştır. Yüzde 54,64 kayıp kaçak oranına göre yaklaşık 12 milyar kilowattsaat elektrik tüketiminin tahsilatı yapılamamıştır. Piyasa takas fiyatına değerine göre tahsil edilemeyen bedel yaklaşık 3.6 Milyar Lira tutarındadır.İktidar, 2013 yılında çıkardığı 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile kayıp ve kaçakların 31.12.2015 tarihinden sonra geçerli olmak üzere bölgesel bazda faturalara yansıtılacağını hükme bağlasa da yani fiyat eşitleme mekanizmasında ulusal elektrik tarifesinden bölgesel elektrik tarifesine geçileceğini söylese de elektrik dağıtım firmalarının kayıp-kaçakları önleyememesi ve alacaklarını tahsil edememesi nedeniyle bu süre yine kanuni bir değişiklikle 31.12.2020 tarihine uzatıldı. Geçtiğimiz gün Sanayi Alt Komisyonunda görüştüğümüz, önümüzdeki günlerde Genel Kurula gelecek bir kanun teklifi ile de bu süre 2025 tarihine kadar uzatılacaktır. Hatta bu süre sadece 5 yıl ile de sınırlı kalmayacak, Sayın Cumhurbaşkanı dilerse bu süreyi 5 yıl daha uzatabilecektir. Dememiz o ki ey vatandaş, havada bulut, sen elektrik faturasında indirimi unut. “şeklinde konuştu.