Saadet Partisi Denizli Büyükşehir Belediye Başkan adayı Süleyman Demirel Çivril’de gördüğü eksiklikleri ve Çivril için projelerini Genç Çivril Gazetesi’ne anlattı.
Çivril’de elma üreticisinin ve Çivril tarımının yaşadığı sıkıntıları ve neler yapılması gerektiği ile ilgili verdiği bilgilerin ardından öncelikli olarak Çivril’in yaşadığı otopark sorununa değindi.
Çivril’in trafik gibi bir sorununun olmaması gerektiğini ifade eden Demirel şunları kaydetti;
“Çivril gibi bir yerde neden trafik gibi bir sorun var. Olmamalıdır. Burası dizayn edilebilir, çevrelenebilir. Birkaç akla mantığa uygun hareketle yollar genişletilebilir. Yâda bir yeri yıkmadan bir yol güzergahı gidiş, bir yol geliş olarak düzenlenebilir. Ama burada en temel konu aslında Çivril de yaşayan vatandaşlarımız takdir ederler beni şu söyleyeceğimden otopark sorunudur. Otopark olmadığı için vatandaş arabasını yol kenarına koyduğu için hali hazırdaki yollar yetmemeye başlamıştır. Ne yapmak lazım? Çok basit! Bir otopark yapmamız lazım. Yetmedi mi iki otopark, yetmedi mi üç otopark. Üç ayrı lokasyona üç ayrı otopark. Bunu yaparken de çok dikkatli olmamız lazım. Yani şehrin 1 km dışına yaptınız. Ee.. ben otopark yaptım demek değil. 1km de hiç kimse yürümez. O zaman ne olacak. Şehrin en merkezi yerlerine daha küçük ancak daha sık dört, beş, altı hangi noktalara ki onları Murat Başkanım çok iyi biliyor. O tip otoparkların yapılması buradaki trafik sorununu çözer.
ŞEHİR TİYATROLARININ ADI VAR KENDİ YOK
Şimdi biz gençlerden bahsediyoruz ya. Umudumuz gençler. Yarının Türkiye’si gençlerle müsavi gençlerle mümkün. Eğer bir yükselişten, bir gelecekten, bir muasır medeniyetten bahsediyorsak önce gençler. Gençlere çok önem vereceğiz. Şimdi Çivril de bir üniversite var, buranın yerlisi çocuklar var. Bir de çok nadir dışarıdan gelen burada çalışmak için gelen gençler var. Bir yerde genç popülasyonun tutulması için kültür, sanat faaliyetlerine önem vermesi gerekmektedir. Evet, insanın bir yaştan sonra kafası müzik kaldırmayabilir. Bir yaştan sonra tiyatroya ilgisi azalabilir, sinemaya ilgisi azalabilir. Bu mümkündür. Ancak biz gençler için bu altyapıyı oluşturmamız gerekiyor. Çivril de bir Cumartesi akşamı gece geç saatlere kadar gençler müzik dinleyebilecek mekânlarda, çay içebilecek, kahve içebilecekleri, örnek veriyorum şehir tiyatrolarımız var, adı var kendi yok. Şehir tiyatroları neden ayda bir, iki hafta da bir, hatta isteğe ve ihtiyaca göre neden haftada bir gün tiyatro oyunu sergilemezler. Bu çok mu zordur? Değildir efendim! Hiçbir maliyeti yok. Çok basit şeyler.
ÖNCE AYDINLANMALIYI SAĞLAMALIYIZ
Neden burada haftanın bir günü, yada ayın bir günü iki günü şiir dinletileri düzenlenmez. Neden Meşhur, düşünür, yazar, şairler buraya getirtip konuşturulmazlar. Bakın bu tarz aktiviteler toplumu çok yönlü geliştirir. Dünya da bana örnek gösteremezsiniz ki bir toplum var, ekonomisi çok iyi sanatı geri. Dünyada bana bir toplum gösteremezsiniz ki sanatı daha çok ileride ama bilimde geri. Tam tersi bilimi ilerde ama ekonomisi kötü, böyle bir tolum yok. Demek ki toplum bir bütün anlamıyla yükseliyor. Buna eskiler inkişaf diyorlar. Toplum bütünüyle inkişaf eder, bütün unsurlarıyla, sokağıyla, kahvesiyle, mahallesiyle… Ne zaman biz bu kahvedeki amcanın elinde bir kitap gördük. Ne zaman bir tiyatro bileti gördük. ‘Buraya da güzel bir oyun gelmiş gelin bunu birlikte izleyelim’ dediler, o zaman biz memlekette çift yönlü aydınlanmayı sağlamış oluruz. Yani bunların altını çiziyorum.
CEHALET KİMSEYE FAYDA GETİRMEZ
Ben imam hatip mezunuyum. Türkiye deki en muhafazakâr partilerden birinin adayıyız. Kimlik anlamında Allah rahmet eylesin Necmettin Erbakan hocamızın milli ve İslami kimliği herkesçe bilinir. Bakın bunların hiç birisi dine de ters şeyler değil. Biz bu algıları yıkmamız lazım. Yanlış bakıyoruz. Çünkü güzel olan her şey bizimdir. Efendimizin söylediği üzere” İlim müslümanın yitik malıdır” diyor.. Yani ilim müslümanın kaybettiği hazinesidir. Şimdi olsa gidip alsın. Ben hadisi biraz yuvarladım metin anlamında. Netice itibariyle bilgi herkese faydadır. Cehalet hiç kimseye fayda getirmez. Onun için bugün ki ufuksuzluğumuzda bu. Şurada elimizde bu kadar imkân var Menderes havzası gibi hayati bir bölgedeyiz. Elimizde binlerce dönüm arazi var. Ve biz buradan dünyaya sebze, meyve tarım ürünleri ihracatı yapamıyoruz. Bu ayıptır, bu günahtır.
MENDERES’İ KİRLETİYORUZ
Menderes havzasından da birkaç konuya değinmek istiyorum. Benim annem aşağı seyit köyünden yine Menderes havzasının, Menderesin bir kolunun geçtiği köylerden bir tanesi. Aydın da bir Menderes çevre inisiyatifi var. Ben o insanları takip ediyorum, oradaki aktivistleri. Menderesi kirletiyoruz. Menderesi İzmir’e gidene kadar özellikle Sarayköy hattından sonra, çünkü; sanayi artıyor. Sanayi anlamında, bazı yerlerdeki köylerin kanalizasyonlarını, atıklarını Menderes’e karıştırmak ya da doğru filtrelememek, bir şekilde doğru stabilizasyonu sağlayamayarak menderesi kirletiyoruz. Yani menderesin yakınında kazdığımız bir fosseptik çukuru da menderesi kirletiyor. Doğrudan veren zaten doğrudan kirletiyor. Örneğin bir çiftçimiz bağına, bahçesine ilaç attığında bu ilacın kutusunu attığında da menderesi kirletiyor. O yüzden biz 1- çevre şuurlanmasını sağlamamız gerekiyor. Avrupa birliği bu konuda bir sürü destek yapıyor. Önce biz büyükşehir belediyesi olarak bu işe elimizi atacağız. Menderes benim çocukluğumda en çok yüzdüğüm yerlerden biriydi. Benim denizim menderesti. Dolayısıyla insanların içinde yüzebileceği kadar temiz bir hale gelecek. Biz bunu yapacağız. Yanı sıra vatandaşlarımızı da bilinçlendireceğiz. Çevreyle ilgili hep beraber ilkokullardan başlamak üzere Menderes kenarında piknik tadında farkındalık gezileri yapacağız. Çevreye duyarlı olacağız. Allah bize bu çevreyi hediye etti. Biz bu çevreye hiç dokunmadığımız sürece o kendi kendine tamir ediyor. ‘Benim sadık yarim kara topraktır’ diye boşuna demiyor Aşık Veysel. O bize zaten veriyor. Biz ona iyi davranalım, biz ona iyi bakalım.”
SİZ HAYAL EDİN BİZ GERÇEKLEŞTİRELİM
Saadet Partisi Çivril Belediye Başkan Adayı Murat Sarı şunları kaydetti;
Denizli Büyükşehir Belediye Başkan Adayımız Sayın Süleyman Demirel beyin söylediği her sözün arkasındayız ve katılıyoruz. Allah bize Çivril’e hizmet etmeyi nasip ederse biz projelerimizin hepsinin teker teker gerçekleştireceğiz. Öncelikle bizim de temennimiz işsiz olan vatandaşlarımıza iş sağlamak biz de onun hesabındayız.
Hayvancılıkla ilgili bir yüksek okul, hayvanların bakımı ve beslenmesiyle ilgili bölümler aynı zamanda hayvancılıkla ilgili et ve süt entegre tesisleri kurup buralarda iş sahası açmak. İhtiyaca göre diğer şeyleri de burada hayata geçirip Çivril’imizde en azami şekilde işsizliği önlemek. Bizim amacımız bu. Bir de şunu söylemek istiyorum. Çivrilli gençlerimiz hayalleri çok. Onlar hayal etsin biz de gençlerimizin hayallerini gerçekleştirelim. İnşallah başarılı oluruz, bizim temennimiz bu. H: Mehtap Kayaoğlu