Çiftçinin zarar ediyoruz dediği ürün olmadığını söyleyen Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’ye Çivrilli çiftçiler tepki gösterdi.
“CANIMIZ YANIYOR”
Bakan Pakdemirli’nin çiftçilerin derdini dinlemediğini ve sürekli çiftçinin zarar ettiğini söyleyen üreticiler; “Bakanımız çiftçi zarar etmedi diyor bizimle dalga mı geçiyor. Biz kar edemedik. Canımız yanıyor, borçlarımızı ödeyemedik icralık olduk hala kar ediyoruz zarar etmiyoruz diyor bakanımız. Bu nasıl açıklamadır. Tepeden konuşma ile olmuyor. Halkla iç içe ol sayın bakanım küçük çiftçi bitti ”diye isyan etti.
İzmir’de Bayındır Belediye Kültür Merkezinde düzenlenen ”Küçük Menderes Havzası Tarım Sektör Buluşması’nda açıklamalarda bulunan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, gıda fiyatlarındaki artışın “Pandemiden kaynaklı endişelerle alakalı olduğunu” öne sürdü. “Genel bir kriz var” diyen Bakan Pakdemirli, çiftçiye desteklerle ilgili olarak ise “Allah’a şükürler olsun bugün itibariyle piyasada çiftçimizin ‘Biz zarar ediyoruz’ dediği bir ürün yoktur” ifadelerini kullandı.
“BEYAZ ÇEKİRDEKTEN ZARAR ETTİK”
Çivril’in Karayahşiler Mahallesi’nde 9 yaşından beri çiftçilik yapan Mustafa Eraslan, bütün ürünlerden zarar ettiklerini vurgulayarak” Ne kadar etmesi bakkala olan borcumuzu ödeyemedik. Tarlada ayçiçeğimiz var. Ekip hasat edinceye kadar 21 sefer traktör ile işçiliğe gidiyoruz. Her gidişte mazot yakıyoruz. Ayrıca 50 sefer de su istiyor mu diye bakmaya gidiyoruz. Mazot olmuş 7 buçuk lira. Biz nereden kar edeceğiz. Genelde beyaz çekirdek ekiyoruz. Şu an beyaz çekirdeği 5, 900’e sattık bize maliyeti 6 buçuk lira. 500 tarla kirası. Su parası var ve mazot pahalı. Çekirdekten kısacası zarar ettik. Kira ödemeyenler karsız kurtardı. Kira ödeyenler ise 1dölüm de 500 ile bin lira arası zarar etti ”dedi.
“UMUDUMUZ DARIDA”
Yıllardır haşhaş kapçığının fiyatının değişmediğine dikkat çeken Mustafa Eraslan; “Umudumuz darıda. Ama onu da su vermedikleri için sulayamadık. Dekarından bir buçuk ton alacaktık ama şu an 300 kilo ile 500 kilo arasında alacağız. Çiftçilik böyle giderse eldeki stoklarla ya da tarla falan satarsak 3-5 yıl daha gider. Hayvancılık yapsak yem pahalı saman pahalı. Süt para etmiyor. Elektriğe zam, mazota, yeme, una zam. Yıllardır haşhaş kapsülünü 5 TL’ye verirken haşhaşı 20 TL satıyoruz bunlarda zam olmadı diğerlerinin hepsine yüzde yüz elli zam. Bizim mahsulümüze 1 TL dahi zam yok ”ifadelerini kullandı.
“ÇİFTÇİ KAN AĞLIYOR”
Çiftçiyi düşünen yok diyen Eraslan; “Devlet bizim yer altından açtığımız delikten su parası alıyor. Nasıl kar ederiz. 30 dekar alan da bir ton mazot yaktım. Çiftçiyi düşünen yok. Herkes çıkmış konuşuyor çiftçi kar ediyor ve çiftçiye destek ödemesi yapılıyor. Yapılan destek ödemesi bizim bir ayçiçeğine gidip geldiğimiz para değil. Biz bu işi bıraksak aç kalacağız. Çiftçilikten başka yapacağımız başka bir şey yok. Yani sırf ölmemek için çalışacağız. 2005’ten beri zarar ediyoruz. Bir geçen yıl ay çekirdeği para etti o da para etmeseydi arazilerin yüzde 10’u ve traktörlerimizi satardık ”şeklinde konuştu.
“PARAYI ARACILAR KAZANIYOR”
Küçük çiftçiyi batırdıklarını kaydeden Eraslan sözlerini şöyle tamamladı: “Bizim köyde 500 çiftçi var ise 450 tanesi icralıktır. Hiç kimse icraya vermese sulama birliği verir. İcranın bir lirası da bir bin lirası da bir. Para kazanamıyoruz. Kazanan mazotçu, gübreci, malzemeci. Kısacası parayı aracı kazanıyor. Aldığımız ürünlere zam gelirken bizim ürünlere zam gelmiyor. Artık bıktık. Üretici perişan halde. Bizim gibi küçük çiftçileri bitirdiler. Zengin çiftçi hibesini alıyor. Küçük çiftçi bankaya varınca ipotek istiyorlar kefil istiyorlar. Ama zengin çiftçi bankaya varmadan işini hallediyor. Bizi destek verilmesi gerekirken batırdılar.”