Çivril’in cazibe merkezi olarak ifade edilen Işıklı Gölü’ndeki nilüfer çiçeklerinin bu denli çoğalmasından vatandaşlar endişeleniyor.
Nilüferin aslında bir bataklık çiçeği olduğunu üzüntüyle öğrendiklerini söyleyen Çivrilli vatandaşlar, gölün yok olmasından endişe duyduklarını ifade ederek yetkililerden bu konuda araştırma yapılması ve göl tamamen bataklığa dönmeden önlem alınmasını istediklerini belirttiler.
“BİR YEREL YÖNETİM 3 YIL 5 YIL SONRASININ HESABINI YAPMALI”
Vatandaşlar turizm acentelerinin hiçbir şeyi karşılıksız yapmadığını ve bu turların Çivril’e gelmesi için ne yapıldığını merak ettiklerini ifade ederek; “Bu turlar Çivril’e geliyorsa; en azından bir tuvalet, insanların yemek yiyebileceği kafeterya ya da gelen turistlerin alışveriş yapabileceği butikler dükkânlar açılmalı. Konaklamaları için mekânlar inşa edin. O zaman turizm faaliyetleriniz başarılı olur. Bunları yapmadan kervan yolda düzülür misali birtakım acentelere gidip turist gelmesi göndermelerini istiyorsanız bu hayal kırıklığı olur. Ayrıca gelen turistlerde bu düzensizliği görünce hiç memnun olmayarak ayrılıp giderler. Başlamak istediğiniz güzel proje moralinizi bozar ve yok eder. Turizm acenteleri mutlaka insanları gölümüze getirmek için bir talepte bulunmuştur karşılıksız bu işlere girmezler. Dolayısıyla belediye bütçesi eğer alt yapısı hazırlanmamış böylesi bir proje ile yola çıkıyorsa bu Çivril halkına iyi bir yönetim sunulmadığı anlamındadır Yani 3 yıl 5 yıl sonrasının hesabını yaparak topluma en yararlı projelerin peşinde koşmalıdır” dedi.
“GÖL ESKİDEN BALIKÇILIK VE SULAMA AMAÇLI ÇOK KAZANDIRIYORDU”
Çivril’e para kazandıracak projelerin yapılmasını isteyen vatandaşlar; “Çivril halkı için Çivril halkının ekonomisine katkı için birtakım projeler yapacaksanız bunların önceliğini iyi belirlemek zorundasınız. Önceliği turizm gibi bir projeye verirseniz görülen o ki bu bir hayal olur. Oysa göl eskiden gerek sulamada gerek balıkçılık üretiminde ilçemize kat be kat fazla para kazandırıyordu ”diye konuştu.
“GÖL BATAKLIĞA DÖNÜŞÜYOR”
Nilüfer çiçeğinin bataklık çiçeği olduğunu öğrendiklerinde şok olduklarını söyleyen vatandaşlar; “Biz nilüferin güzel bir çiçek olduğunu düşüyorduk. Ama öğrendik ki Nilüfer çiçeği bir bataklık çiçeğiymiş. 1987 yılında Çivril’e bir bilim kurulu gelmiş. Çivril’de gölün yüz ölçümünü ölçmüşler. 2012 yılında tekrar gelmişler. İlk ölçtükleri alanda ifade ettikleri rakam ile ikinci geldiklerinde buldukları rakam kıyaslanınca göl 3’te 2 oranında küçülmüş. İlk geldiklerinde yukarıdan dronla bakmışlar. Nilüfer çiçeklerinin geniş yaygın ve derin olan gölde sadece yüzde 20 alan kaplıyorken ikinci ölçümde küçülen gölde yüzde 70’lere yayılan bir bölgede olduğu görülüyor. Bundan ne anlıyoruz. Göl vasfı kayboluyor. Kısacası göl bataklığa dönüşüyor. Biz Çivril’in geleceğini düşünüyoruz. Bize turizm, sulama ve balıkçılık seçiminde Çivril’e en çok hangi tercihte para girişi olur. Çivril hangi seçenekte nüfusu artar ve şehirlere göç vermeyen fakir bir ilçe haline dönüşmez. Turizmi konuştuk. Peki, sulama amaçlı kullanıldığında değişen iklim koşullarıyla yağışın az olduğu bir dönemde göl nasıl eski haline getirilir. Vahşi sulamadan vazgeçip damlama sistemini yaygınlaştırmak göle alüvyon akışını kesmek. Göldeki su kalitesinin kimyasal ve organik kirlilikle bozulmamasını sağlamak. Başka önerilerde mümkün. Bu göl eskiden ıstakozuyla çevre köylere korkunç paralar kazandırmıştır. O zamanlar dişlinin ünü bölgede çok yaygındı. Göl çevresinde restoranlar hep dolu olurdu. Sandıklı’dan Karahallı’ya Denizli’ye insanlar hep gelirdi. Çivril haklının mesire yeriydi. Balıkçılık ve ıstakoz yine eski günlere dönmeli, üreme mevsiminde yasaklara uyulmalı. Yeniden hamsi büyüklüğünde dişli değil, devasa büyüklükte dişliler yiyebilmeliyiz ”ifadelerini kullandı.
NE YAPILMALI?
Vatandaşlar, Çivril için önceliğin aciliyet ve verimlilik olduğuna dikkat çekerek; “Çivril’in geleceğini doğru projelerle belirlemeliyiz. Yapılacak her yatırım mutlaka belli bir araştırmadan geçmeli. Üretim, pazarlama aşamaları önceden incelenmeli ve öncelik konusu halkla konuşarak belirlenmeli. Bir tarım bölgesi olan Çivril, yöneticilerin tüm enerjilerini, birikimlerini, ova halkına refah getirecek, onların yaşam kalitesini yükseltecek, hayal değil, somut projeler üzerinde toplamaları gerekir. Bir damlama sistemi için Ankara’da bakanlıklara mı gidilecek. Tüm siyasi parti, oda temsilcileri beraber heyetle gidip bunu gerçekleştirmeliler. Yapılanlar mutlaka hepten kötü değil. Ne turizm konusu, ne camız çiftliği ne de yerel tohumların kullanımı projeleri kötü değil. Ama öncelik aciliyette ve verimlilikte olmalı”dedi.
“NİLÜFER ÇİÇEĞİ TURİZM İÇİN CAZİBE MERKEZİ Mİ?
Vatandaşlar bu konunun detaylıca araştırılması gerektiğini ve göl tamamen bataklığa dönüşmeden önlem alınmasını istediklerini ifade ederek şunları kaydetti: “Nilüfer çiçeğinin aslında bir bataklık bitkisi olduğu ve gölün ölümünün herkes tarafından kanıksanmayacak biçimde kabullenmişlik anlamına geldiğini nilüfer çiçeğini herkes görmeye geliyorsa bu gölün ölümünü herkes kabullenmiştir diye anlam çıkarıyoruz. Turizm anlamında değil. Nilüfer çiçeği kim için ne anlam ifade ediyor. Turizm için cazibe merkezi mi? yoksa ölmekte olan gölün habercisi mi?”