İnşaat sektöründe yaşanan durgunluk esnafları da olumsuz yönde etkiliyor.
Yeşil Çivril Sanayi sitesinde bulunan ve uzaktan, yakından inşaat sektörü ile bağlantılı olan esnaflarla yaptığımız görüşmelerde küçük esnafın ne kadar zor durumda olduğu gözler önüne seriliyor.
Yeşil Çivril Sanayi Sitesi esnaflarından Yetişoğlu Mobilya sahibi Ahmet Yetiş “Sanayiye müşteri gelirse işimizin başına geçeceğiz.” diyerek çay ocağında çayını yudumlayarak diğer esnaflarla sohbet ediyor. Muhabirimiz Mehtap Kayaoğlu’nun sorularını yanıtlayan esnaflar küçük esnafın içinde bulunduğu durumu anlatıyorlar. Neden işlerinin başında değil de çay ocağında oturduklarını anlatan Yetiş şunları kaydetti; “Sabah arkadaşlarla burada toplanıp işlerimiz nasıl? Nasıl düzeltebiliriz? Onu konuşuyoruz. Umudumuz yurtdışında gelen gurbetçilere kaldı. Çünkü iç piyasada hiçbir şey yok. Çünkü hepsi bankaya borçlu. Ev almış, araba almış. Bize harcayacak paraları yok. Tek umudumuz gurbetçilerin gelmesi. Şeftalinin, kirazın para etmesi ve bu paraların Çivril’e girmesi bizleri de rahatlatacaktır. Geçtiğimiz dönemlerde 7-8 kişi yanımda çalıştırıyordum şimdi bir kişi çalıştırıyorum. Biz şuan ayakta durabiliyorsak eleman sayısını azalttığımızdan dolayı ayakta durabiliyoruz. Yoksa çoktan kilidi vurmuş durumdaydık. Tasarrufa geçtik. Nereye kadar dayanabiliriz bilmiyorum ama sabırla bekliyorum.”
Diğer esnaflar da sorunlarını şu şekilde aktarıyor;
Bilal Bahadır- Bahadır Doğrama sahibi:
“Geçtiğimiz dönemde bu çay ocağında kimseyi bulamazdınız. Herkes işinin başında olurdu. Malzemelerin, masrafların çok pahalanmasından dolayı insanların alım gücü yok. İnşaat piyasasında birkaç aydır sıkıntı var. Yeni ruhsatlar verilseydi o inşaatın işleri bizlere de yansıyacaktı. İnşaat ustası, sıvacısı, boyacısı yatmazdı. Bu sorun bir sene boyunca etkisini gösterecektir. Biz şuan önümüzü göremiyoruz. Piyasada bir sıkıntı var. Müşteri de alım gücü olursa biz de önümüzü görebiliriz. Gördüğünüz gibi burada oturuyoruz.”
Sanayi Çay Ocağı Sahibi Ramazan Çetinkaya
İşlerinin yarı yarıya düştüğünü, esnafların çoğu yemeğini evden getirdiğini, çayı dükkânlarında yapıp içtiklerini, soğuk hazır suyu içmeyi bıraktıklarını çeşmeden içtiklerini söyledi. İş yerini kapatma noktasına geldiğini kaydeden Çetinkaya; “Geçen senelerde bin liraysa cirom şuan üç yüz lira kazanıyorum. Böyle giderse dükkânı kapatacağım, o derece kötü işlerim. Burada ki dükkânların çoğu kapalı. Yarı yarıya esnaflar, insanlar azaldı.” dedi.
Baki Aksoy -Aksoy Profil sahibi
“30 yıllık esnafım. İşler kötü ama sonunda yine şükür, yıkılmadık. Yanımda dört eleman çalıştırıyordum. Şuan yanımda çalışanlar çocuklarım. Maaşı, sigortası, giderleri altından kalkamıyoruz. Benim çocuklarım olmasa ben bu işyerini kapatırdım. Onların yerine eleman çalıştırsam benim işim çok zor. Ufak tefek işlerle idare etmeye çalışıyorum. Artık bu esnafları biraz desteklesinler, küçük krediler versinler. Hükümetin gerekli yetkililerin bizim arkamızda durmalarını istiyorum. Esnaf Kooperatif başkanımız sağ olsun orada oturuyor. Şuan kooperatifin belki de beş altı milyon parası var. Ama bizi bankaya yönlendiriyor, bankaya peşkeh çekiyor. Sen beni destekle ki ben de kalkınabileyim. Devleti ayakta tutan çiftçi ve esnaftır. Dolar düşüyor demirin fiyatı düşmüyor. Çivril’de beni herkes tanır, sayılı esnaflardan bir tanesiyim. 12 yıl önce kalorifer sobası imal ettim. Sermaye olmadığından bu işi ilerletemedik. Beni destekleyen biri olsa kendi meslek dalımda dünyaya hükmederim. Benim başkaları gibi elmam , şeftalim, çekirdeğim yok. Şu sanayinin durumu gerçekten çok kötü. İnşaat sektörü bitmiş durumda. Geriye kaldı çiftçinin durumu. Bizim halimiz onlara kaldı. Sanayide çoğu esnafın bağ kurunu, vergisini, sigortasını, aracının bardolunu ödeyemiyor. Esnaf çalışmazsa, çiftçi mahsulünü satamazsa ne olacak bizim halimiz. 29 yıllık esnafım en kötü son iki yılı çalışıyorum. Sabredeceğiz.”
Oto Tamircisi Enver Karakoyun:
“Toplam 24 yıllık esnafım. Gördüğünüz gibi oturuyoruz. Araba illa ki bakım gerektirir. Yedek parça fiyatı çok yüksek olduğu için herkes bekliyor. İlk defa bu yıl kazancımız çarşıyı okşamıyor. Kazancımız giderlerimizi tutmuyor ve bu ilk defa bu sene oldu. Bu kadar sıkıntı yaşamamıştım. Sanayide de çok büyük bir durgunluk var. Bugünlerde bizim başımızı kaşıyamamamız lazım. 8 aydır Bağkur borcumu ödeyemiyorum. Söylenecek artık biz söz kalmadı.
Yılmaz Doğrama sahibi Erkan Yılmaz;
“35 yıllık esnafım. İlk kez bu sene boş kaldım. Kriz, insanların parası yok. Ne olacağını bilen yok. Bu yaz günü böyle mi olurdu. Geçtiğimiz yıllarda 30 tane elemanım vardı. Şimdi sadece bir çırağım var ve onun da parasını nasıl verebilirim onu düşünüyorum. Dükkânların kepenkleri kapalı görüyorsunuz. Hanım da olmasa aç kalacağız. 61 yaşında ve yaşlı iki kişiye bakıyor. Evi geçindiren hanım. Başka söyleyeceğiz sözüm yok.
Şahan Pen sahibi Hacı Ali Şahan:
Çivril’in en önde gelen esnaflarından Şahan Pen’in sahibi Hacı Ali Şahan ile yaptığımız görüşmede; Uçuruma bindik, uçurumun eşiğindeyiz. Ayağımız boşlukta sallanıyor. Piyasa ekonomisi çağ atlıyordu, hendek hoplarken yuvarlandı gitti. Hendek hoplarken düştü beli kırıldı Ülkenin. İnşaat işleri tamamıyla durdu, işler kesik. Bundan iki yıl önce 1 lira olan demir şimdi olmuş 5 lira, 8 ila olan çimento oldu şimdi 18 lira. İşçinin yevmiyesi 130 lira. Birde TOKİ yapıldı 336 kişi ev sahibi olacak orada onun için durduruldu bakalım. Önümüzdeki aylarda sabun gibi hepimiz eriyeceğiz.
Şahan Pen Koray Şahan;
Burada 15-16 kişi çalıştırıyoruz. 3 kişi işime yetecek ama yıllardır çalıştıkları için bunları işsiz bırakmak istemiyoruz. Son bir buçuk yıldır onlara yattıkları yerden para ödüyoruz. Ne kadar dayanırız bilmiyorum ama sonuna geldiğimizin de farkındayım. Geçtiğimiz yıllarda işçi sıkıntımız, şoför sıkıntımız vardı, bulamıyorduk. İş yetişmiyordu. Şimdi ise iş yok işçi fazla. İki tırımız var. Görüyorsunuz kapıda yatıyor. Mazotun litresi 6.5 lira, bir lastik 3 bin 500 lira. Söyleyeceklerim bu kadar.”
Altın Tarım Ürünleri sahibi Yiğit Eröz:
“Esnafım tarım ürünleri ticareti yapıyorum. Yeni süt ve yem bayiliğim var. Maalesef işler çok kötü. Bütün sektörlerde alttan gelen bir sıkıntı var. İnşallah ülkemiz, çiftçimi,z iyi olur ama sıkıntı büyük.Çiftçilerin %95 bankalara borçlu. Şuan bankalara çalışıyorlar. Çiftçiler sahipsiz burada suçlu yöneticiler. Ama inşallah ülkemiz iyi olur.”
Sanayide çay ocağı işleten Hüseyin Bey:
“Piyasa ölü, birkaç yıl önce durumumuz çok iyiydi. Kendi kendimize çay demleyip, içiyoruz. Esnafların durumu gerçekten çok kötü.Sanayi ölü. Canlandırmak için bir şeyler yapılması gerekir. Sanayi başkanı olsun, Belediye Başkanı olsun, Kooperatif başkanı olsun bir araya gelip mücadele etmesi gerekiyor. Bir ülkenin kalkınması için önce sanayi. 150 tane dükkân depo olarak kullanılmakta. 29 senedir buradayım. Ben böyle bir şeyle karşılaşmadım. 29 yılın en kötü yılı bu sene. Bu dükkanın kirası, vergisi, elektriği, telefonu, Bağkuru, sigortası. Gel çıkar çıkarabilirsen.”
Daha fazla söze gerek yok. Sanayi esnafı zor durumda. Tabiri caizse esnaf kan ağlıyor.