2022 Şubatında Rusya’nın Ukrayna’ya savaş açması uluslararası sistemde adeta Soğuk Savaş benzeri bir kutuplaşmaya ve savaş endişelerinin artmasına neden oldu.
Yıllardır Avrupa ile ilişkilerini geliştirmeye çalışan Rusya, Batı tarafından birdenbire dışlandı. Ülkelerin hep bir ağızdan Rusya’nın aleyhinde açıklamalar yapması ve büyük markalarını Rusya’dan çekmesi, ard arda uygulanan ekonomik yaptırımlar Rusya’yı zor durumda bıraktı.
Son yıllarda NATO sınırlarının, dolayısıyla ABD’nin burnunun dibine kadar sokulmasını önlemeye çalışan Putin Rusya’sı için, Ukrayna Şavaşı adeta ölüm kalım meselesine döndü.
Ukrayna’ya müdaheleyi kendilerine müdahele gibi gören Batı tarafından uluslararası sistemin dışına itilen Rusya, o tarihlerde ‘sınırsız dost’ dediği en yakın müttefiki Çin’den bile destek almakta zorluk çekti.
Bölgede hem Ukrayna hem de Rusya ile stratejik ilişkileri olan Çin, çok hassas bir durumda kaldı. ABD de özellikle bu durumdan faydalanarak, Çin’in Rusya’ya destek sağlamasının önüne geçti. Böylece Rusya da Çin de tıpkı Soğuk Savaşı’nda olduğu gibi yine birbirinden uzaklaştırılıyordu.
ABD açısıdan bir taşla onlarca kuş vurmak ancak böylesi bir durum için özetlenebilirdi.
Rusya hem Batı’dan koparıldı, hem son yıllarda ABD’den uzaklaşan en büyük Avrupa ülkeleri ABD’nin gücüne yeniden sarılmak durumunda kaldı, hem de Çin ve Rusya kendi bölgelerinde ciddi meselelerle boğuşurken Orta Doğu ve Afrika’da artan siyasi ve askeri varlıkları da olumsuz etkilendi.
Rusya’nın içinde bulunduğu durum bir yandan da adeta Çin’e göz dağı vermek gibiydi. Yıllardır ABD ve Çin arasında süren Tayvan meselesinde, Çin’in Tayvan’a olası askeri müdahelesi sonucunda başına neler geleceği Rusya örneğinde açıkca görülüyordu.
2022 Temmuz sonunda Tayvan meselesinde ABD ile Çin yeniden karşı karşıya geldi. Tayvan’ı üst düzey bir biçimde ziyarete hazırlanan ABD’ye göz dağı vermek istercesine Tayvan kıyılarını askeri tatbikatlara boğan Çin’in ABD ile yeniden orta bir nokta bulup bulmayacakları merakla bekleniyor.
Dünya ticaretine hâkim olmak için her zaman ekonomi merkezli bir politika izleyen Çin ile dünya hegemonik gücünü elinden bırakmak istemeyen ABD; Ukrayna’da, Tayvan’da ne kadar karşı karşıya gelirse gelsinler, unutulmaması gereken bir gerçek: ABD, Çin’in en büyük müşterisi. Bu nedenle, global ekonomiyi tehlikeye atacak bir savaş senaryosundansa, ikilinin bir işbirliğine varmaya çalışacaklarına inancım daha yüksek.
Zira böylesi bir savaşın ne ABD’ye, ne Çin’e, ne de başka ülkelere bir yararı olmayacağı çok açık. Uzun sürecek bir savaştan kimseye fayda gelmediği defalarca ispatlanmış durumda.
Devlerin olası savaşında ise olan yine mücadele alanı olan ülkeye, bu sefer de Tayvan’a olur.
Esenlikler dilerim.